30 Aralık 2009 Çarşamba

İyi Seneler:)

2009 'a baş baş dememize çokkk az kaldı; eee malum yeni seneyi evde ya da dışarda da karşılayacak olsak kendi çapımızda hazırlıklar içindeyiz:) Ben de bugün koştur koştur öldüm:) Geçenlerde Kokoshsayfa da gördüğüm taçlara bayıldımmm resmen, sevgili ve arkadaşlarımla yapacağımız ev partisi için güzel bir detay olacaktı. Kokosh bu cicişleri Yeşilköy pazarından almış, ben de Anadolu yakasında oturduğum için şansımı Salı pazarından yana kullanayım dedim ama sonuççç hüsran. Nerde tüylü taşlı taçlar var soluğu tezgahta aldım tabiki de bizim cicilerden eser yok:/ Boş günüm olmasını fırsat bilip bir gazla Tahtakale'ye gittim Salı'dan çıkınca. Esnaf bu taçlardan bi haber, kime sorsam mel mel bakıooo:/ Şansıma küstüm eve döndüm. Bugün de dersten çıktıktan sonra; hadi dedim kızımm hazır hava güzel Yeşilköy seni bekler. Bastım gittim, allahım gez gez bitmiyor bizim taçlardan yokkk ayağımda topuklu ayakkabılar resmen isyan modundayımm, tam eve dönmeliyim artık derken bizim ciciler gözümün önünde bitiverdi:) Nasıl saldırdım anlatamam; aklıma takılmıştı bir kere olmazsa olmazdı:) Taçları kaptığım gibi attım kendimi dışarı, zafer sarhoşluğuyla:P Geyik boynuzu olan benim, diğerlerini de dağıtıcam:)

Böyle amaçsız, yorucu ama sevimli ve renkli taçlarla dolu bi anıyla kapandı 2009 benim için:) Bazen güldük, bazen ağladık (hehehe cok aptalca ve klişe bir cümle oldu:). Devirdik bir seneyi daha. Yeni yıldan beklentiler fazla tabiki; sağlık, huzur, başarı,mutluluk... Say say bitmez. En iyisi hepimiz için tüm güzelliklerin bizlerle olacağı bir yıl diliyorum.

not 1: yılbaşı ikramiyesi bende olmalı:) inanılmaz planlarımız var sevgiliyle:P
not 2: taçlar için kokosha teşekkürler sayesinde cicişleri keşfettim:P

28 Aralık 2009 Pazartesi

Roxi'mden Hediyeler:)

Güzel gözlü Roxelanne 100. izleyici şerefine(darısı başıma:) kendi gibi güzel hediyeler seçmiş bizler için. Çekiliş için son tarih 3 Ocak 2010, bloguna istiyorummmm diye yorum bırakmak yeterli; buyrun tık tık...

Keyifsiz:/

Kış bana yaramadı, üzerime ölü toprağı serpilmiş gibi. Hiç keyfim yok, enerjim yok. Kafam bedenime ağır geliyor çoğu zaman. En kısa zamanda atlatmam dileğiyle:)

Bu arada Strawberrynet.com yine indirim kaynıyor haberiniz olsunn. Öylesine bir göz attım ve şunu kaptım :)



STILA
Contouring Trio: ( 3x Powder Compact #Dark, #Flash, #Light ) 9g/0.32oz
Helps strengthen, contour, define & soften your features professionally
Gives step by step simple instructions on how to shape cheeks, nose & eye
Creates vital lighting effect in an easy way
With 3 shades, light (a high-lighting powder), dark (a low-lighting powder), flash (a soft neutral shimmer) for various effects

sadece 11 yetale:P

25 Aralık 2009 Cuma

Avatar


Sevgiliyle yapılan harika bir sinema keyfi; filmimiz Avatar. Postun cok fazla spoiler içermesini istemiyorum; ki ekşiden yorumları okumamak için savaş verdim gitmeden önce filme. Gittik, gördük, bayıldık:) Adamlar yapmış, hem de ne yapmak. Pandora'ya, gezegenin o büyülü atmosferine hayran kalıp, kendini kaptırmamak elde değil. Tamam biraz klişeleşmiş şeyler barındırabilir ama bu yaşattığı görsel şölen yanında çok da önemli değil bence. Kesinlikle 3d izlenmesi gerekir o da ayrı detay. Ayrıntılı yazmak istemiyorum; izlemeyenler okuyup hevesleri kursağında kalmasın diye. Kesinlikle gidilesi; 3 saat bir çırpıda geçiyor, salondan çıktığınızda dışarda bizi bekleyen dünya, Pandora' nın yanında nasıl da sönüp kalıyor afallatıyor insanı. Ben sevdim tavsiye ederim:)


23 Aralık 2009 Çarşamba

spagetti yerim seniiiiii...



Un kurabiyesi aşeren bünyem soluğu mutfakta alınca ortaya çokkkk alakasız bir şey çıktı. Bu benim un kurabiyesi aşkımı dindirdi mi? Tabiki de hayır, en kısa zamanda kendisiyle kavuşmam dileğiyle:) Onun yerine enfess soslu spagetti var, yer misiniz?

Tarife geçecek olursak makarnayı bildiğimiz haşlıyoruz işte :) Sosundan bahsedelim, gerçi çok farklı bir tarif değil uydur kaydır bir şey oldu, ama lezzetli :)

-5 orta boy domates
-1 orta boy soğan
-1 çarliston biber
- 1 sivri biber
-3-4 diş sarımsak
-zeytinyağ

-tuz,karabiber,kırmızı biber,kekik,nane
-1 küp kesme şeker
-yarım yemek kaşığı domates salçası
-maydonoz
-üstüne tabiki de kaşar peyniri rendesi

Zeytinyağını tavaya alıp soğanları pembeleşene kadar kavuruyoruz, tohumlarını çıkartıp yuvarlak doğradığımız biberleri soğanın içine katıyoruz, bir kaç dakika beraber döndürüp rendelediğimiz domatesleri ve salçayı katıyoruz. Sarımsakları ince ince doğrayıp, tuz,şeker ve baharatlarla beraber soğanlara ilave ediyoruz. Sos suyunu çekene kadar pişiriyoruz.Ocaktan almadan önce maydonozları ince ince kıyıp içine ekliyoruz.

Servis yaparken üstüne olmazsa olmaz kaşar peyniri rendesini de ekledik mi hımmmm değmeyin keyfimize:) (sosa normalde ben defne yaprağı da koyuyorum enfes oluyor ama evde kalmadığı için bu sefer idare ettik:)


22 Aralık 2009 Salı

Stila: Illuminating Tinted Moisturizer


Forumdan sevgili arya84' ün isteği üzerine swatchladım bu cicişi, kendisi benim ilk renkli nemlendiricim o sebeple çok objektif olamayacağım:)
Bendeki rengi açık olan;


Nemlendirmesi hoşuma gitti, sağlıklı bir ışıltı veriyor ama zaten yağlı bir cildim olduğu için bu ışıltıya çok gerek kalmıyor bende:) Pek bir kapatıcılığı yok gibi. Kuru ve sorunsuz bir cildiniz varsa denemeye değer bence:)


Çilek Hızı:)



Ayın 16sında verdiğim siparişim bugün elime ulaştı maşallahh çileğe:) İlk izlenim; Kitten çookkkk tatlıı ışıl ışıl:) Glossun kokusunu çok sevdim ayrıca. Üstün körü bir kurcalamadan sonra sete bayıldığımı söyleyebilirim. Almakla iyi iş çıkarmışım:)

19 Aralık 2009 Cumartesi

Morardım:P

Tamam farkettim biraz fazla sayıda resim var ama çekmişken koymuş bulundum:)Bu tonları normalde tercih etmiyorum, öylesine deneme amaçlı yapılmış bi makyaj oldu; gözüm alışır da siyahlardan,kahvelerden vazgeçerim diye yaptım. Beğendim de ama yine de kullanabileceğimi sanmıyorum:(Sizce nasıl? Çok canlı ve cartttt:) değil mi?

16 Aralık 2009 Çarşamba

Glam'in Yılbaşı Hediyeleri

Glam saolsunnn yılbaşı için kendi gibi tatlı hediyeler seçmiş, üstelik bu ciciler için İSTİYORUM demek yeterli.O zaman ne duruyoruz; hemen tık tık...

Çilek Bunu Hep Yapıyor:P

'Best of Stila' Ulta Mate Stila 8-Piece Set: 4x EyeShadow+ 1x Illuminating Tinted Moisturizer+ 1x LipGlaze..... 8pcs
'Best of Stila' Ulta Mate Stila 8-Piece Set:
1x Illuminating Tinted Moisturizer SPF15 50ml ( #Shade 01 )
1x Convertible Color Dual Lip & Cheek Cream 2.2g ( #Peony )
3x Shimmer Eyeshadow 2.6g ( #Go Lightly, #Wheat, #Mystic )
1x Ultra Shimmer Eyeshadow 2.6g ( #Kitten )
1x Major Lash Mascara 5g ( # Black )
1x Lip Glaze 2.4ml ( #Ulta Mate Pink )

Sevgili Araştıran 'dan aldığım güzel habere daha fazla karşı koyamadım. Hemen gelse de kurcalasak:)

14 Aralık 2009 Pazartesi

Kırmızı Kırmızı:)




Yılbaşı yaklaşıken kırmızılara bir göz atalım dedimm; tabiki de ilk baktığım yer Victoria's Secret oldu.Buyrun 2010 Yılbaşı koleksiyonundan benim seçtiklerim:)

13 Aralık 2009 Pazar

İlk Mim:)

Başlıktan da anlaşılacağı gibi ilk mimim bu benim:) Glam's World sağolsun öpüyorum kendisini burdan:) Konu bizler için önemli olan 5 yer, buyrun bakalım bunlar da benim cevaplarım:



1.Tabiki de İstanbul, bazen çekilmez de olsa burdan başka bir yer ve ben, sanmıyorum:)

2. Lisem, aşkımı orda bulmuş olmam yeterince özel kılıyor.

3.Üniversitem, keyif aldığım bir yer, yeri geliyor lanet okuyorum yeri geliyor bıkıyorum ama nedense özlüyorum. Kurulan dostluklar olsa gerek beni bağlayan.

4.Phuket daha doğrusu Phi Phi adaları. Görmek istiyorummmmmmm.



5. Nerede olduğunu henüz bilmesem de zamanı gelince aşkımla beraber oturacağımız evimiz:))))

Benden bu kadar, mimi eğer isterlerse sevgili Chunli ve Çokoprenses 'e gönderiyorum...

11 Aralık 2009 Cuma

Sochic'ten Mamalara Devam:)



Buyrun bakalım karşınızda çanak köftem ve pirinç pilavım:)Sözü uzatmadan tarife geçiyorum:

Garnitürlü Çanak Köfte
Köftesi için:
-2 orta boy soğan
-1 yumurta
-yarım ekmek içi
-500gr kıyma
-maydonoz
-3 diş sarımsak
-tuz,karabiber,kimyon,köfte baharı,kekik
-2 yemek kaşığı süt
Garnitürü için:
-İsterseniz hazır garnitür kullanabilirsiniz ama ben bezelyeleri,havuçları ve patatesleri haşlayarak kendim yaptım.
Püresi için:
-3-4 orta boy patates
-karabiber,tuz
-tereyağı
-süt

Yapılışına geçecek olursak köfteyi bildiğiniz gibi yoğuruyoruz, 1 saate yakın buzdolabında dinlendiriyoruz.Köfte hamuru dinlenirken ben garnitürleri haşladım,püreyi hazırladım ve soğumalarını bekledim.(püre de klasik püre patatesleri soy iri doğra iyice haşlanınca ezme zımbırtısıyla püre haline getir,içine karabiber,tuz,yağ ve sütü kat karıştır pürüzsüz kıvama gelsin.) Dinlenen hamurdan yumurtadan büyük olacak şekilde lokmalar koparıp çanak haline getiriyor ve bu çanaklarımızı yağlanmış borcamımıza ya da fırın tepsisine diziyoruz.Köfteleri 15 dakika 180C önceden ısınmış fırında pişiyoruz.

Köfteleri fırından alıp hazırladığımız garnitürden üzerlerine paylaştırıyor,en üstü de püreyle kapatıyoruz, tekrar fırına vermeden önce 1.5 yemek kaşığı salçayı suyla seyreltip borcamın dibine ve köftelerin üzerine döküyoruz.Sonra yallah fırına:)

Köfteleri almaya yakın üzerlerine ince birer dilim kaşar peynir koyup tekrar fırına veriyoruz;kaşarların kurumaması lazım dikkat:)

Servisi pirinç pilavıyla yapıp, gelen güzel tepkiler eşliğinde afiyetle mideye indiriyoruz.

Pilavım da klasik bir pilav(acelem olduğu için pirinçleri önceden ıslatamadım, bir kaç su yıkadım .Ben 2 su bardağı pirinç kullanıyorum.3 yemek kaşığı tereyağını pilav tenceresinde kızdırıp,yıkadığım pirinçleri iyice kavurdum daha sonra 4 su bardağı sıcak su ekledim.Tuz, bir kaç damla limon suyu, 1 adet kesme şeker atıp ocağın altını orta ateşe getirip suyunu çektirdim.Daha sonra en kısık ateşte 5 dakika daha pişirip altını kapattım.Tencerenin ağzını kağıt havluyla kapatıp tencereyi nemli bir beze sardım.15 dakika demlendirdim.)

Bakırlar, Yeşiller...


Elimde olmayan sebeplerden ötürü ihmal ettim buraları farkındayım, o sebeple bir özür makyajı yapayım dedim:) Buyrun bakalım bakır ve yeşil tonlarındaki makyajım. Malum flashtan ötürü renkler istediğim gibi çıkmıyor:( Bu pozları yakalayabilmek için o kadar fazla çekim yapmak zorunda kalıyorumki; sanırım birilerinin bana bu işi öğretmesi gerekecek.Kaçtım benn ...

8 Aralık 2009 Salı

Nasıl yani?


Daha dün gece kurdum hayalini. Mutluluğun, mutluluğumuzun resmini çizdim yatarken. Yüzümde bir gülümseme, gözümde gelecek güzel günlerin umuduyla akan minik göz yaşları.Dua ettim nefes aldığın, benim olduğun için, sana ait olabildiğim için, sen olduğum için. Vardın, bendin, benimdin. Candın sen. Her ne olursa olsun yaşam kaynağım, enerjim, umudum, hayalim. Ya ben senin için neydim? Neydi seni bu kadar kibirli, pervasız, acımasız yapan, ne değişmişti?
Şu an elinden oyuncak bebeği alınmış ve gözlerinin önünde onun parçalanmasını, onunla beraber tüm hayallerinin, oyunlarının, mutluluklarının da yok olup gitmesini izleyen ürkek, kırgın, ne yapacağını bilemeyen, çaresiz minik bir kız çoçuğu var karşında. Çok aciz, çok yalnız, korkmuş belli; incinmiş. Gözündeki ışık sönmüş hayallerle beraber. Ne yapacağını bilmez halde…Soruyormuş kendine; kime sığınacak, kime güvenecekmiş şimdi. Kimle deliler gibi gülüp eğlenecek, kimin göğsünü mabet bilecek, kime ölüp bitecekmiş. Cevapsız kalıyormuş bütün soruları zavallının. Bu şekilde bitmemeliymiş, hiç bitmemeliymiş… Ama an gelmiş yitip gitmiş her şey.Yazık olmuş, çok yazık…

5 Aralık 2009 Cumartesi

Elf Ganimetleri



Geçen ayın 27'sinde Elf Cosmetics'in free shipping fırsatından yararlanmak amacıyla birkaç parça sipariş etmiştim. Ayın 2'sinde shipped maili gelmişti ve bebişler bugün yuvalarına ulaştı:)
Neler aldık diye kurcalayacak olursak; resimde de gördüğünüz gibi foundation brush, smudge eye sponge, eye shadow brush ve complexion brush sipariş etmiştik.İlk izlenimlerim fırçaların gerçekten yumuşacık olduğu yönünde; özellikle de complexion brush nasıl güzel anlatamam bayıldım:) Foundation brush biraz küçük geldi bana, uygulamada vakit kaybettirir bu ufaklıkla, onu da concealer brush olarak kullanmayı düşünüyorum. Far fırçası zaten meşhur, dağıtıcı klasik:) Hediye olarak gönderdikleri minik glossun da rengine bayıldım. Bu arada fırçaları yıkadım kıl, tüy dökme gibi bi problem de olmadı. Kısacası memnun kaldığım bir alışveriş oldu. Bir dahaki free shipping kampanyasında görüşmek üzere diyoruz o zaman:)
edit: Far fırçası inanılmaz kıl döküyor, bana mı denk geldi anlamadım yıkarken ve öncesinde hiç bir problem yoktu ama makyaj yaparken nasıl kıl döktü anlatamam:S

3 Aralık 2009 Perşembe

Wishlist:)

Nars’ın Strawberrynet.com ‘a teşrif etmesiyle beraber bir alışveriş aşkı sardı içimi.Durur muyum?Hayır tabiî ki de ;hemen bir liste yaptım; kendi kendime yeni yıl hediyesi vermek bahanesiyle hazırladığım listemi karıştıralım bakalım:


Mac 217 Blending Brush; şu ana kadar almamış olmam tamamen benim salaklığım olsa gerek.



Mac Plush Lash ; o kadar smokey eyes dedik, e tabi onu da güzel bir rimelle tamamlamak şart.

NYX Smokey Eyes Eye Shadow Palette; benim için biçilmiş kaftan.Elf siparişlerim gelsin direk almayı düşünüyorum.

Nars Chihuahua Lip Gloss; benim rengim, bayılıyorum ;o da henüz gelmemiş çileğe.

Nars Orgasm Blush; çok fazla şey söylemeye gerek yok sanırım:)
Nars Laguna Bronzing Powder; kendisi henüz çileğe teşrif etmedi ama bekliyorummm, gelince kesinlikle benim olacak.


İşte benim listem; aslında alınacak o kadar çok şey varki ama ben önceliği bu cicişlere verdim.İstediğimiz bebişlere bir an önce kavuşmamız dileğiyle.Sevgiler...



2 Aralık 2009 Çarşamba

Cilt Bakımı



Biraz ordan biraz burdan deyip yola cıkmıştık,değil mi? Sonuçta acemi bir blogcuyum ben; konular ordan oraya zıplayabilir, saçmalayabilirim o kadar da olsun canım:) Makyaj postundan sonra durdum düşündüm ne yazsam diye aslında paylaşmak istediğim, üzerine yazılası cok şey var ama sırayı belirleyemedim henüz; sonra dolabımı karıştırırken cilt bakımı için kullandığım zımbırtılar ilişti gözüme, tamam dedim Sochic, sana konu cıktı.Bu sefer de son zamanlarda kullandığım cilt bakım ürünleriyle buradayım.Açık konuşmak gerekirse bu tarz ürünlerde şu ana kadar çok bi istikrar yakalayamadım, işe yaramıyor bahanesiyle bir köşeye attığım o kadar fazla ürün varki;bunların hepsinden bahsetmeye ne sabrım var ne de vaktim:)O sebeple tanıtacağım ürümler en fazla 3-4 aylık belirtmek isterim. Buyrun bakalım:

1.TBS Seaweed Deep Cleansing Facial Wash: Yosun serisinin yüz temizleme zımbırtısı; Seaweed serisinin elimde olan diğer ürünlerine nazaran daha az memnun kaldığım bir ürün oldu kendisi. Ben de pek etki göstermedi ama yüzdeki yağlanmayı durdurma, ferahlatma gibi iddiaları var. Tekrar alacağım bir ürün değil. Zaten yerine bir başkasına bıraktı bile çoktan.

2.TBS Seaweed Pore Cleansing Facial Exfoliator: Türkçesi bildiğimiz peeling; fena değil sevdim sayılır içindeki peeling partikülleri eşek kadar değil gayet uygun boyutta, yüzü yormuyor, çizmiyor. Tabi mucize beklememek lazım yine de dediğim gibi fena sayılmaz. Tekrar alır mıyım? Bilmem belki.

3.TBS Seaweed İonic Clay Mask: Serinin kil maskesi; güzel bir ürün.Severek kullanıyorum.Kesinlikle matlaştırıyor. Yüzüme sürüp 15-30dak. arası bekletiyor, ılık suyla yıkıyorum. Sonuç yumuşak, yatışmış, ferahlamış bir cilt.Alır mıyım? Seni mi kırcam be hacı alırım tabi:D

4.TBS Seaweed Mattifying Day Cream:Kendisi su bazlı bir nemlendirici olup görevini layıkıyla yerine getirmektedir.Matlaştırma desen tam, nemlendirme bana yeterli geldi, kokusu çok seviyorum. Anlayacağınız alınası bir ürün. Oil free oluşundan ötürü sivilcelenme gibi bir sorun da olmuyor.

5.La Roche Posay Effaclar Purifying Foaming Gel: Kendisiyle ilişkimiz henüz çok taze, ama bu onu yeterince tanımadığım ve sevmediğim anlamına gelmiyor. Aksine bayılıyorum. Çok memnun kaldım ben bu seriden; temizleme jeli de kesinlikle harika. Karma-yağlı arası cilde sahipseniz alın kullanın derim memnun kalmazsanız bana gönderin size dua ediyim:) Alırım ben bunu…

6.La Roche Posay Effaclar K:Kesinlikle çok memnun kaldığım bir ürün, Yenileyici Bakım etiketiyle piyasada. Nemlendirme özelliğinin yanında cildi soyarak yeniliyor. Sivilce vb. cilt sorunlarına karşı çok etkili. İyi bir makyaj bazı aynı zamanda. Ben ilk aldığımda o gazla sabah akşam kullandım baktım cildim ciddi ciddi soyuluyor sadece akşamları kullanmaya başladım, sabahları yerini TBS Mattifying Day Cream e bırakıyor. Bu kadar yoruma almazsam olmaz değil mi:)

7.La Roche Posay Effaclar A.I.:Bu da Effaclar K nın daha bölgesel amaçla kullanılan bir türevi. İzlerde ve bölgesel sorunlarda etkili. Yine güzel bir ürün severek kullanıyorum. Kesin alırım yeniden.

Eveeet ürünlerden de gördüğünüz gibi cildim karma-yağlı arası, nerden çaldığı belli olmayan cinste. Kendisi aşırı tepkilidir de heee; bi çikolata kaçamağı yapsam akşamına bakmışım minik minik pütürcükler baş vermiş. Pes yani dedirtir çoğu zaman. O sebeple uğraştırıyor beni; bunun aklımda bi kaç tane daha ürün var denemek istediğim alınca yorumları yazarım. Kaçtım ben uzadı bu post:) Sevgiler…

1 Aralık 2009 Salı

Deneme Bir Ki!




Eveettt ilk kez bir makyaj denemesiyle karşınızdayım:) Koyu renkler,smokey tarzda yapılmış makyajlar,siyah göz kalemi ve eyeliner benim olmazsa olmazımdır her zaman...Buraya ekleyeceğim makyajlarda da ağırlık bu yönde olursa kızmayın bana olur mu:)Kullandıklarımı söyleyecek olursak; ilk olarak kaş altına kadar Sephora far bazımı sürdüm, daha sonra göz kapağıma İnglot far paletini oluştururken aldığım koyu gri renkte farı uyguladım ve biraz dağıttım, daha sonra kaş altımı aydınlatmak ve smokey efekti vermek için yine İnglot paletimdeki beyaz farı fırça yardımıyla uyguladım;griyle kesiştikleri yeri iyice birbirine yedirmeye çalıştım.Alt kirpik diplerime koyu gri farı sürüp,göz içine ve üstüne can çekişmekte olan Avon asansörlü siyah kalemimi uyguladım.Son olarak da Loreal Telesopic Carbon Black maskaramla kirpiklerimi yola getirmeye çalıştım:) Bu kadarcık:) Şimdilik benden bu kadar kaçtım;yorumlarınızı bekliyorum...

not:Çıldırmış kaşlarımı görmezden gelin:PPP

29 Kasım 2009 Pazar

Yine Yemek:)


Yemeklerle ilgili postlardan gidiyoruz bakalım hakkımızda hayırlısı:) Böylelikle sizler bu postlar sayesinde benim ne kadar gırtlak düşkünü bi tip olduğumu görmüş olacaksınız o da ayrı bi konu tabi:) Eveeett bu şeker poğaçalar da bayram sabahı için hazırlanmış olup hem göze hem de mideye fazlasıyla hitap etmektedir. Tarif ordan burdan alınan poğaça tariflerinin karma bi uyarlaması olup süsleme tamamen bana aittir:) Buyrun bu da tarifimiz:

-200gr oda sıcaklığında margarin
-1 çay bardağı sıvıyağ
-1 yumurta
-yarım su bardağı süt
-yarım su bardağı yoğurt
-1 tatlı kaşığı tuz
-yarım tatlı kaşığı toz şeker
-1 paket kabartma tozu
-alabildiği kadar un( 5 su bardağı yeterli oluyor bu ölçüye göre)

içi için:-ne arzu ediyorsanız ben bir kısmına kekik ve pul biberle karıştırılmış zeytin dilimleri,bir kısmına da peynir maydonoz karışımı koydum.bi kaç tanesini de boş yapıp resimde olduğu gibi piştikten sonra peynirle doldurdum.

üzeri için:-2 yumurta sarısı,çörek otu
-Oda ısısında yumuşamış margarinin içine sıvıyağ,süt,yoğurt ve yumurtayı ilave edip biraz yoğuruyoruz.
-Karışıma un,kabartma tozu,tuz ve şekeri de ilave edip kulak memesi kıvamına gelene kadar hamurumuzu yoğuruyoruz.
-Hamuru 15 dakika oda sıcaklığında üstü kapalı bir şekilde dinlendiriyoruz.
-İstediğimiz şekili verip, yine arzu ettiğimiz malzemelerle içini doldurup üzerlerine yumurta sarısı sürüyoruz, çörek otu ile süsleyipp hopppp fırınaa:)(180C önceden ısıtılmış:)Üzeri iyice kızarana kadar bu güzellikler fırında kalıyor daha sonra alıyoruz ve dikkat ediyoruzzz bu güzellikler karşısında kendimize hakim olamayıp sıcak sıcak yemiyoruz ki midemize oturmasın...ya da boşverin yiyin gitsin böyle daha güzel oluyor:)

ELF Kıyağı:)


Ayın 27sinde sevgili Elf Cosmetics http://www.eyeslipsface.co.uk/ sitesi üzerinden free shipping
ilan edince ben de dayanamadım bir kaç parça sipariş etmiş bulundum.Ne sipariş ettiğim de sürpriz olsun artık gelince her birlikte kurcalarız:)

İyi Bayramlar


Blogun açılışı bayrama denk gelince ilk yazının bayram için hazırlanmış güsel mamalarla alakalı olması kaçınılmaz oldu sanırım:)Karşınızda benim minişş mi minişş güzel mi güzel MUHALLEBİLİ KADAYIF TATLIM...Kendisini ilk defa deniyorum endişelerim vardı ya beceremezsem diye ama şükürler olsun beni utandırmadı:)
Denemek isteyen olursa diye tarifini de veriyim de tam olsun:
-500gr tel kadayıf
-1,5 çay bardağı sıvıyağ
Muhallebisi için:-1,5 subardağı toz şeker
-1,5 çorba kaşığı un
-1,5 çorba kaşığı nişasta
-1,5 çorba kaşığı pirinç unu
-5 su bardağı süt
Şerbeti için:
-4,5 su bardağı toz şeker
-3 su bardağı su
-1 dilim limon
Yapılışı nasıl oluyor dersek;
-Tel kadayıfları sıvıyağ ile iyice harmanlayıp didikliyoruz.
-Şerbet için gereken malzemeleri tencereye alıp kaynatıyoruz ve soğumaya bırakıyoruz.-Kreması için tüm malzemeleri soğuk olarak tencereye alıp, pişene kadar devamlı karıştırıyoruz ki topaklanmasın.Kaynayınca kıvamına gelene kadar pişirmeye devam ediyoruz.Kıvam tutunca bunun da soğumasını bekliyoruz.
-Gelelim şekillendirmeye; bu aşamada kullanacağınız kabı siz seçin ben ufak çerezlik kaseler kullandım nescafe fincanları falan da aynı işlevi görecektir.Kaseye bir tutam kadayıfı koyup bastırıyoruz ortasını havuz gibi açıyoruz, bu çukurluğa hazırladığımız muhallebiden yeteri kadar koyduktan sonra üstünü yine kadayıfla kapatıyoruz cok fazla bastırmamak gerekiyor yoksa muhallebi sağdan soldan fışkırır pişirken:)Fincanları yağlanmış fırın tepsisine sıra sıra kapatıyoruz veeee fırına:)(180C önceden ısınmış fırın kısmı klasik zaten:)
-Bebişlerimizin üstü kızarınca fırından alıp soğuk şerbeti üzerlerine yavaşça döküyoruz.Bi anda boca etmemek lazımmış şerbeti yoksa bebişlerimiz hamur olabilir:)Dikkat etmemiz gereken şey şerbetli tatlılarda kural olan sıcak-soğuk olayı; bebişler fırından cıkar cıkmaz kızgın halleriyle şerbetlerine kavuşacaklar:)-Son olarak da üzerlerine dövülmüş ceviz ya da toz fıstık dökerek süslüyoruz.
Eveeettt bölelikle ilk paylaşımımızı da yapmış bulunmaktayız vatana millete hayırlı olsun derrrr kapanış olarak hepinizin bayramını kutlar, en az benim bebiş kadayıflarım kadar tatlı bir bayram geçirmenizi dilerim...

Selam...


Acemi bi blogcuyum ben. Henüz hayatının baharında olan eski blogumu teknik yetersizliğim(!:) sebebiyle kapatıp geldim.(Ayarları bir türlü eski haline döndüremeyince kapatıp, yeniden başlama gereği duydum, söz uzun bir süre bunun ayarlarıyla oynamayacağım benim neyime değil mi:)))) Eveeeett gelelim hikayemize; internette amaçsızca geçirilen saatlerde keşfettim blog dünyasını. Başlangıçta öylesine göz atmalardan ibaretti bloglarla olan ilişkim. İçten yazılmış keyifli paylaşımlar, öğrendiklerimdi zamanla beni buraya bağlayan, uzunnn ve gerçekten keyif alınan bir takip süresinin ardından acabalar başladı; acaba bu samimi ortamda kendime ufacık da olsa bir yer açabilir miyim, daha doğrusu açmalı mıyım sorularıyla bir süre daha darladım ve oyaladım kendimi. Ve şimdi buradayım daha fazla karşı koyamadı bünyem:) İsminden de anlaşılacağı gibi her şeye dair olacak bu blog; bana, keyif aldığım şeylere, paylaşmak istediklerime… Biraz şundan biraz da bundan ortaya karışık olsun dedik yola çıktık, bu yolda benimle beraber keyif almanız dileğiyle…Yeniden hoşgeldim…