19 Mayıs 2010 Çarşamba

Tatilden

  • Sıcaklar kendini ufaktan hissettirince kampüslerde tatil ilanları da dalgalanmaya başlar malumunuz. Biz de bu ilanlardan ilham alarak rotamızı çizelim dedik. Tatil köyü mantığına gelemeyen bi çiftiz biz, darlanamaya müsaitiz. Kafa dinleyelim, eğlenelimm, animasyondu carttı curttu peşinde koşarken yorulmayalım dedik ve Olympos'u tercih ettik. İsmi geçmeye başladığı andan itibaren bi rahatlık çökmüştü bile:))) Orman, ağaç evler, bungalovlar... Önce Kadir'in Yeri 'ne gidelim dedik okuduk araştırdık, olumlu şeyler kadar olumsuz yorumlar da vardı. İşte bu yorumlar arasında kaybolurken Ekşi Sözlük imdadımıza yetişti ve Orange Pansiyon'da karar kıldık. Bize sevgili arkadaşlarımız E. ve K. de eşlik etti. Tatilin bomba geçeceği ilk yarım saatte OGS cezası( 110 lira sıkışmış bi yerlere) yememizden belliydi. Sevgili E. saolsun OGS'yi ters tutabilme şerefine ulaşınca kaçak damgası yedik:PPP İşin enteresan tarafı ceza yiyeceğimizi bi gece önceden rüyamda görmemdi, tatil boyunca bi atraksiyona girmeden önce rüyanda bişi gördün mü sorularına maruz kalmamı sağladı tabi bu olay. Yol çok eğlenceli geçti, şarkı, türkü, makara derken 9 saatte Orange'a vardık. Daha ilk dakikadan yorumların ne kadar yerinde olduğunu hissettirdiler bize, çok güleryüzlü, anlayışlı bir ekip var bi kere, yemekler mükemmel, ortam huzurlu,diğer pansiyonlara göre denize daha yakın, işlerini severek yaptıkları belli, konukların memnun kalması için ellerinden geleni yapıyorlar saolsunlar. Bu sebeple günün birinde Olympos'a yolunuz düşerse hiç düşünmeyin kapılarını çalın derim.

  • Olympos'da sezon Mayıs 15te açılıyormuş, biz 12si sabahı ulaştığımızda gayet sakindi 15yle beraber öğrenci tayfaları gelmeye başlayınca daha yoğun oldu tabi. Bu sebeple sezondan 1 hafta önce gitmek daha uygun olabilir. Tarih itibariyle sıcaklık şüphesiz gayet iyi, deniz de tam kıvamındaydı. Zaten en iyi zaman Mayıs bence Antalya için. Bungalov kısmına gelecek olursanız evler ağaçlar arasında gündüz çokk kavurucu sıcak olmuyor, gece de sabaha karşı hafif serinliyor ama problem değil klima işinizi gayet görür.

  • Yemeklerden bahsetmek istiyorum, yorumları okurken çok dikkatimizi çekmişti. Sabah kahvaltısında Yusuf'un omletleri harika, akşam yemekler desen hepimizi can evinden vurdu gayet leziz tıka basa doyarak kalktık her seferinde. Zaten 1 kilo almışım sayelerinde. Bahçede hamak, çardak keyfi günün her saati çok keyifli. Wireless mevcut. Bütün gün eşşekler gibi sedirlerde yat sıkılma imkanın yok:)

  • Bunun dışında ufak önerilerim olcak, Yanartaş denen zıkkıma çıkmayın yok yok ya da çıkın biz yandık siz de yanın anasını satiim:) Bizim kafiledeki turistler saolsunlar tazı gibi olduklarından onlara ayak uyduralım derkenn hayatımızdan soğuduk. Bi kere kesinlikle dağa çıkıcaz üşürüs diye düşünüp kalın ya da uzun kollu giyme hatasını yapmayın. Mümkün olduğunca az eşya götürün yanınızda, şarap şisesi,su şişesi , foto makinesi derken çıktığınızda hiç birini gözünüz görmüyo.Biz bi de üstüne geyik olsun diye darbuka almıştık ki ne siz sorun ne biz söyleyelim( gerçi serviste E. bizi bayaaa bi coşturdu her zamanki gibi). Yanınıza fener alın, spor ayakkabı tarzı bişi giyin yokuş ve taşlık ayağı ele alıp dönmeye gerenk yok dimi ama:)

  • Sonracığıma kesinlikle Bepanthene, Silverdin tarzı ilaçları yanınızda götürün, ben götürdüm yetmedi, tek bi markette Bepanthene satılıyo olmadı ordan alırsınız. En yakın eczane de Adrasan'daymış aklınızda bulunsun. Sağlık kabini biz ordayken açık değildi ama sezonda sorun olacağını sanmıyorum.


  • He bi de börtü, böcek olayı var tabe. Ben oldum olası sevmem bu meretleri. Ama bi problem yaşamadık kendi çaplarında takılıyorlar, odada sinek bile yoktu. Çokk takıntılı değilseniz rahatsız edeceklerini sanmıyorum. Deniz yolunda kaplumbağalarla oynayabilirsiniz, he bi de derede kurbağalar var. Kano turu için malzemelerimizi dereye indirirken minnoş bi yılan vakası da yaşadık, rehber hemen halletti saolsun. Orman içinde böyle ufak sürprizlerle karşılaşabilirsiniz söylemeden geçemicem.


  • Kano turu, Köprülü Kanyon'da rafting yapabilirsiniz. Biz kano yaptık, sabah 10 dan öğlen 3 e kadar profesyonel kanolarla açıldık, mağaraları gezdik.Çoooooookkkkk zevkli ama bir o kadar da yorucuydu. Yiğitliğe b.k sürdürmeyelim dedim sinek kanadı kollarıma bakmadan tek kişilik kano aldım. Öldüm öldüm dirildim, da bi de haşlandım tabe, bacaklarım dik üçgen şeklinde izle yandı kavruldu. Dönüş yolunda dereden geçerken kurbağaların sesiyle ve tabe o yorgunlukla sinir krizi geçirdim, Aşk'o saolsun kahramanım oldu çekti aldı beni kanomdan hehe:) Rafting için daha yoğun zamanlar tercih edilmeliymiş daha keyifli olması açısından.



  • Olympos yolu üzerinde Kemer'i geçince Phaselis'i ziyaret edebilirsiniz, biz eşşeğiz malesef fırsatımız olmadı ama çok güzelmiş başka sefere inşşşşş.

  • Daha çok fazla şey var bu tatil üzerine konuşulcak, kısaca gidin derimm biz çok sevdik, dönmemeyi bile düşündük hazır pansiyonculara kendimizi sevdirmişken belki bizi sahiplenirler dedik ama kıçımız yemedi baka baka döndükkkk keşkee kalsaydık. Zira hala havasından çıkamadım, benim gibi İstanbul delisi 2 gündür saf saf geziniyor bazen tiksiniyorum buralardan:)



Uzun oldu farkındayım ama napalımm, bi kaç resim paylaşalım bare affettirmek için:) Çok fazla foto çektik henüz diğer resimleri alamadım kendi makinemdekilerden seçme yapıyorum. Ufak bi Akdeniz esintisi olsun sizlere de:))




















4 yorum:

  1. ayyy ne güzelmiiiişşş :) ben de gitçem yaaaa :D
    çok da güzel anlatmışsın şekerim ;)

    YanıtlaSil
  2. bende olimpos a alanya'ya bir hafta tatile gidince uğramıştım. sabah çıkıp akşam dönmüştük hatta phaselise bile uğramıştık.

    yatıp kalkmayı bilmem ama denize çıkan yol çok uzun yaaa. düz terlikle yürüyemedim ayaklarıma hep taşlar batmıştı.benım gibi çıtkırıldımlar için kötü ama sakinlik doğa deniz harika cidden

    YanıtlaSil
  3. off icim gitti :D doğa harikası :D bAzı yazıların rengi cok acık olmuş okuyamadım tam ama güzel bilgiler vermissin ellerin dert görmesin :D

    YanıtlaSil
  4. kendim gitmiş kadar oldum vallahi :)

    YanıtlaSil

Düşünceleriniz değerli, bizi onlardan mahrum bırakmayın